11. Aylık Ekonomi Değerlendirme Raporu Adana’da Açıklandı

Anadolu Aslanları İşadamları Derneğinin (ASKON) her ay bir ilde düzenlediği Aylık Ekonomi Değerlendirme Toplantısı’nın 11.cisi Adana’da gerçekleştirildi.

Adana Sanayi Odası toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya Vali Mahmut Demirtaş’ın yanı sıra; Adana Milletvekilleri Tamer Dağlı, Abdullah Doğru, Yüreğir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Kocaispir, ASKON Genel Başkanı Orhan Aydın ve Adana Şube Başkanı Recep Çalışkan, yönetim kurulu üyeleri, oda başkanları ile çok sayıda iş insanı katıldı.

Akdeniz Bölge Birincisi Hafız Enes Kıranşal tarafından Kur’an-ı Kerim okunmasıyla başlayan toplantıda ASKON Adana Şube Başkanı Recep Çalışkan ve Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç’ın konuşmalarının ardından Vali Mahmut Demirtaş bir konuşma gerçekleştirdi. Vali Demirtaş konuşmasında; ASKON’un, ülke kaynaklarının verimli kullanımı anlayışını benimseyen yerel ve küresel ekonomik parametrelerini en iyi bir biçimde analiz eden ve iş dünyasının önemli aktörlerini çatısı altında bir araya getiren bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirtti.

Adana’da, tarıma dair vizyon projelerle tarımın geleceğine yön verdiklerini belirten Vali Demirtaş; ‘‘Tarıma Dayalı İhtisas OSB, Tarıma Dayalı İhtisas Su Ürünleri OSB ve Gıda İhtisas OSB ile ilgili çalışmalarımızı yoğun bir biçimde sürdürüyoruz” dedi.

Konuşmaların ardından ASKON Genel Başkanı Orhan Aydın’ın Türkiye’nin ekonomik verilerine ilişkin yaptığı değerlendirme sunumu yaptı.

Genel Başkan Aydın, sunumunda şu ifadelere yer verdi:
“Yılın ilk enflasyon rakamını yayınlanan T.C. Merkez Bankası enflasyon tahminlerini değiştirmedi. Merkez bankalarının hedefleri 2020 yılında yüzde 8.2. 2021 yılında ise yüzde 5.4 seviyesinde gerçekleştirilmesi beklendiği ifade edildi. İş dünyası olarak son dönemde yapılan vergi ayarlamalarının enflasyon üzerinde aşağı yönlü etki yapması petrol fiyatındaki yükselişin enflasyon üzerindeki etkisinin sınırlı olması, sıkı para politika duruşunun sürdürülebilineceğini öngörmekle birlikte uluslararası konjektürde olası olumsuzlukların yaşanmaması durumuna göre hedefler doğrultusunda bir istikrarın yaşanacağını düşünüyor.

Başkan Aydın konuşmasında güncel konulara ilişkin ise şunları söyledi;

Bütün bu verilerin ardından bir toparlama yaparsak, 2019 yılı alınan tedbirler ve teşvikler ile birlikte bir dengeleme yılı olmuştur. Sorunların tespiti yapılmış, giderilmesi noktasında alınan tedbirler ortaya konulmuş ve bir yol haritası belirlenmiştir. Tabi bu sorunlara etki eden bir çok unsurlar olmuştur. Özellikle küresel anlamda finansa erişim noktasında büyük bir rekabet yaşanmaktadır. Bu rekabet içerisinde yeni kaynaklar oluşturulmaya çalışıldığı gibi mevcut kaynaklar üzerinde egemenlik savaşları da yapılmaktadır. Bugün ABD ve Çin arasında yaşanan ticari savaşların kaynağı budur. Ha keza yakın coğrafyamızda Akdeniz’deki kaynaklar noktasında mücadeleler de bu kapsamdadır. Bütün bunların sonucu dün olduğu gibi bugün de devletler arasında kıyasa bir rekabet gözlemlemekteyiz. Dünya nüfusunun süratle arttığı günümüzde bu mücadelede aynı hızla sürmeye devam edecektir. Türkiye olarak içteki gelişmelere paralel dışarıdaki bu mücadeleye de hazırlıklı olmamız gerekmektedir. Bugünün şartlarında burnumuzun dibine kadar gelen bu kıyasıya rekabete kayıtsız kalamayız. Hiç kimse orada ne işimiz var burada ne işimiz var diyemez. Emin olun bugün bu çıkışları yapmaz isek yarın bizler için çok geç olacaktır. Bu nedenle iş insanları olarak şunun altını özellikle vurgulamak istiyoruz. İçeride bütünlüğünü sağlamış kucaklaşmış bir Türkiye olabilir isek dışarıya karşı verdiğimiz mücadelelerde, o oranda daha güçlü oluruz. Hamdolsun, ülkemizin potansiyeli çok güçlü. Jeopolitik konumumuz gereği de birçok noktada bulunma zorunluluğumuz var. Ülkemiz menfaatleri doğrultusunda atılan adımlar günlük politikalara alet edilmemeli. Meşru şartlar çerçevesinde attığımız her bir adım gür bir sesle desteklenmeli. Günümüz dünyası bunu gerektiriyor ve biz de bu dünyanın bir parçasıyız.

Bazı Tedbirleri Bugünden Almalıyız

Bütün bunlar ışığında ekonomik olarak ileriye yönelik riskleri azaltmak ve rahatlamak açısından bazı tedbirleri bugünden almamız gerekmektedir. Malumunuz döviz kuru üzerinden sınandığımız dönemler oldu. Bunun önüne geçebilmek adına alternatif finans yöntemlerine yönelmemiz gerekmektedir. Ticari hayatımızda dövizin etkisini kıracağına inandığımız ülkeler arası ticarette sanal para yöntemi üzerine yoğunlaşmamız gerekmektedir. Yine ha keza her birimizin üzerinde büyük yük olan faize dur diyebilecek katılım bankacılığını geliştirmeliyiz. Hedefimiz düşük enflasyon ve milimize edilmiş faiz ise bu iki konuda süratle yol almalıyız.

Türkiye Bu Dili Bırakmalı

Malumunuz 2020 yılına afetler ile başlamış bulunmaktayız. Çin’den başlayan ve tüm dünyayı sarsan bir virüs, akabinde içeride yaşamış olduğumuz deprem, çığ vb. afetler milletçe bizleri üzmektedir. Ne var ki, afetler yaşamın bir parçası olduğu gibi bunun için alınması gereken tedbirler de bu parçanın bir gereği. Her türlü afete karşı gerekli tedbiri önceden almalı takdiri de Cenab-ı Allah’a bırakmalıyız. ASKON olarak bizler de gittik gördük, deprem bölgesinde yaşanılanlara şahitlik ettik. Hamdolsun devletimiz bu afete hızlı bir refleks göstererek büyük devlet olmanın şanını gösterdi. Ama gelin görün ki, bu afet karşısında bile iç siyasete yönelik söylemleri ziyadesi ile gördük. Türkiye artık bu dili bırakmalı. Yapıcı eleştiriler elbette olmalı lakin olmayanı oldu gibi, olanı da olmamış gibi göstermek bizi biz yapan değerlere inanın yakışmıyor. Hepimiz aynı gemideyiz. Bu gemiyi yüzdürmekte birlik ve dirlikten geçmektedir. Birliğimizin ve dirliğimizin kıymeti bilmeli ona göre sağduyuyu hiç biz zaman elden bırakmamalıyız.

ASKON 11. Aylık Değerlendirme Toplantısı karşılıklı hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekiminden sonra sona erdi.